Boşanmada Davasında Karar Aşaması

Boşanmada Davasında Karar Aşaması


Ana sayfa » Boşanmada Davasında Karar Aşaması

Boşanmada davasında karar aşaması için hâkim tarafların son beyanlarını dinledikten sonra söz konusu davada hükmü kısa karar ile açıklayacaktır. Kısa karar hükmün özeti niteliğindedir.

Türkiye Cumhuriyet Anayasası 141. Maddesi gereğince “Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır.” Gerekçeli karar; hâkimin ileri sürülen tüm iddiaları ve delilleri nasıl değerlendirildiği, hangilerini hangi yasal nedenlerle hükme esas aldığı, hükme esas almadığı delilleri hangi yasal nedenlerle esas almadığını açıkça belirttiği karardır. Gerekçeli karar, kısa kararın açıklandığı son duruşmadan itibaren en geç 1 ay içerisinde açıklanmak zorundadır.

Dilekçelerin Teatisi

Bu süreç davanın açılması ve davacı tarafından dava dilekçesinin sunulması ile başlamaktadır. Dava dilekçesi davalı tarafa tebliğ edilerek cevap dilekçesi sunması için 2 haftalık süre verilmektedir. Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesi davacıya tebliğ edilerek kendisine tekrardan cevaben dilekçe sunma imkanı tanınmıştır. Yine davalı, davacının sunduğu cevaba cevap dilekçesine karşı ikinci bir cevap dilekçesi sunabilmektedir.

Davacı tarafından iki, davalı tarafından iki adet olmak üzere bu aşamada toplamda 4 tane dilekçe sunulmaktadır. Taraflar dilekçelerinde iddia ettikleri tüm vakıaları ve bu iddiaları ispata yarar tüm delilleri sunmakla yükümlüdürler. Dilekçelerin sunulması aşaması sona erdikten sonra iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağı söz konusu olacak ve istisnalar haricinde taraflar yeni iddia ve delil ileri süremeyeceklerdir.

Ön İnceleme Duruşması

Ön inceleme duruşması yargılamanın konusunun belirlendiği, yargılama için gerekli tüm delillerin ve tarafların birbirlerinden taleplerinin tespit edildiği duruşmadır. Hâkim bu duruşmada tarafları sulhe davet etmekle yükümlüdür. Sulh teklifi taraflarca kabul edilmezse, taraflar anlaşma sağlayamazsa, bu husus duruşma zaptına geçirilerek duruşmaya devam olunur.

İstisnalar haricinde dilekçeler aşamasından sonra iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağı olduğundan ve bu sebeple dilekçeler aşamasında sunulmamış olan delillerin daha sonradan ileri sürülemeyeceğinden söz etmiştik. İlgili istisnalar öninceleme aşamasında gündeme gelmektedir.

Buna göre; şayet taraflardan biri ön inceleme duruşmasında hazır bulunmuyorsa yahut her iki taraf da hazır olmakla birlikte delillerin sunulmasına muvafakati olduğunu belirtirse hâkim bu durumda taraflara delillerin toplanması ve sunulması için 2 haftalık kesin süre verecektir. Tüm bunlara rağmen delillerini zamanında tamamlayamayan taraf artık yeni delil sunamayacaktır.

Tahkikat Aşaması

Tahkikat aşaması ön inceleme duruşmasından son duruşmaya kadar olan süreci ifade etmektedir. Bu süreçte öne sürülen delillerin değerlendirmesi yapılmaktadır. Bu süreçte dava ile ilgisi bulunan ve delil niteliğinde olabilecek durumlarda çeşitli kurumlardan belge talep edilmesi, tanıkların dinlenilmesi, gerektiği takdirde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılması gündeme gelecektir.

Boşanma davalarında nafaka ve maddi manevi tazminat taleplerine ilişkin olarak kolluktan sosyal ve ekonomik durum araştırma raporu talep edilmektedir. Bu rapor taraflar delil olarak ileri sürmemiş olsa dahi hakim tarafından hükme esas alınabilmektedir. Yine varsa müşterek çocuğun velayetine ilişkin bir değerlendirme olması adına pedagoglardan, sosyologlardan bir rapor istenebilmektedir.

Hakim bu aşamada değerlendirdiği tüm delillerin hukuka uygun yollardan elde edilip edilmediğini de inceleyecektir. Hukuka aykırı yollardan elde edilmiş deliller hükme esas alınamayacaktır.

Sözlü Yargılama

Sözlü yargılama aşaması tüm deliller değerlendirildikten sonra tarafların taleplerine ilişkin son sözlerini beyan ettikleri aşamadır. Hükmün verildiği son duruşma olarak da değerlendirilmektedir. Tarafların son duruşmada hazır bulunması için duruşma günü kendilerine muhakkak tebliğ edilmektedir.

Sözlü yargılama aşaması olarak geçen bu son duruşmada tarafların hazır bulunmaması halinde hâkim tarafların yokluğunda karar verecektir. Bu durum duruşma gününün tebliğinde de açıkça taraflara belirtilmektedir. Bu duruşmada taraflar genel itibariyle taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmektedirler. Tarafların son sözleri de alındıktan sonra boşanma davasında karar aşamasına geçilecektir.

Merak Edilen Sorular

Son Duruşmada Tanık Dinlenir mi?

Kural olarak tanık delili tahkikat aşamasında yani ön inceleme duruşmasından son duruşmaya kadar olan aşamada dinlenilebilmektedir. Sözlü yargılama aşamasında tahkikat aşaması sona ermiş olmaktadır. Artık bu aşamada tanık dinlenemez, başkaca delil ileri sürülerek değerlendirmeye alınamaz.

Son Duruşmaya Katılım Sağlanmazsa Ne Olur?

Son duruşmaya katılım durumu davacı ve davalı taraf açısından farklılık arz etmektedir. Buna göre; davalının son duruşmaya/karar duruşmasına katılmaması halinde yargılamaya yokluğunda devam edilmekte ve hüküm yokluğunda verilmektedir.

Davacının sözlü yargılama aşamasına katılması ise son derece önemlidir. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin görüşüne göre davacının son duruşmaya mazeret sunmaksızın katılmaması halinde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilecektir.

Sözlü Yargılama Aşamasından Geri Dönülebilir mi?

Tahkikat aşaması sona erdikten sonra kural olarak sözlü yargılama aşamasına geçilmekte ve artık yeni iddia ve deliller dinlenememektedir. Kural olarak da sözlü yargılama aşamasından geriye dönülmemektedir.

Ancak ön inceleme aşamasında toplanması gereken delillerden bazılarının toplanamamış olduğu, tanıklardan bazılarının henüz dinlenmemiş olduğu anlaşılır ise uyuşmazlığın çözümünde önem arz eden delillerin toplanabilmesi için tahkikat aşamasına geri dönülebilecektir.